Haberler
Konuk; “Âlemden Maksat, İnsandır”
TBMM Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Başkanı, Pankobirlik ve Konya Pancar Ekicileri Kooperatifi Yönetim Kurulu Başkanı Recep Konuk, Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmî’nin Şeb-i Arus’unun 736. Seneyi devriyesi nedeniyle yaptığı açıklamada “Onun 736 yıl önce fani dünyadan ayrılırken yanık bıraktığı mum asırlar aşarak bizim yolumuzu aydınlattı.

Konuk; “Mevlana’nın Sevgi Öğretisi bize yol gösteriyor”

TBMM Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Başkanı, Pankobirlik ve Konya Pancar Ekicileri Kooperatifi Yönetim Kurulu Başkanı Recep Konuk, Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmî’nin Şeb-i Arus’unun 743. Seneyi devriyesi nedeniyle yaptığı açıklamada “Onun 743 yıl önce fani dünyadan ayrılırken yanık bıraktığı mum asırlar aşarak bizim yolumuzu aydınlattı. O’nun felsefesinin Konya Şeker’de yaktığı mum da başka mumları yakarken ışığından bir şey kaybetmeyecek” dedi.

Konyaşeker

ÂLEMDEN MAKSAT, İNSANDIR”

TBMM Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Başkanı, Pankobirlik ve Konya Pancar Ekicileri Kooperatifi Yönetim Kurulu Başkanı Recep Konuk, Hz. Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmî’nın vefatının 743. Yıl seneyi devriyesi nedeniyle bir mesaj yayınladı.

Ölümü doğum olarak gören aziz bir öğretiyi insanlığa miras bırakan Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmî’nin temsilcilerinden olduğu kutlu ışığın hala dünyaya yol gösterdiğini ifade eden Genel Başkan Recep Konuk, “ ‘Âlemden Maksat, İnsandır’ diye sesleniyor zamana sığmayan, zamandan taşan, zamanları aşan felsefesiyle Hazret-i Mevlânâ. O’nun insan sevgisi, ilim, akıl ve erdem ile örülmüş felsefesi Konya Şeker’de bizim de ilham kaynağımızdır. Konya Şeker’i, Konya Şeker yapan budur. Bu değerleri özümseyip, o değerlerin oluşturduğu temel üzerine inşa edildi Konya Şeker. Bu anlamda da Konya Şeker sadece bir ticari işletmeler bütünü değildir. Yükselen her sanayi tesisi bir amaca hizmet eder; insana, bizim insanlarımıza” dedi.

ŞEKER FABRİKASI UMUT ÜRETİR

Şeker Fabrikasının sadece şeker üretmediğini, iş ürettiğini, umutları yeşerttiğini, umut ürettiğini, tarlaya atılan tohumdan bereket ve zenginlik ürettiğini, on binlerce hanenin sofrasında aş ürettiğini ifade eden Başkan Recep Konuk, açıklamasını şöyle sürdürdü; “Tıpkı, Yağ Fabrikasının sadece yağ üretmediği, Süt Fabrikasının sadece süt üretmediği, Et Fabrikasının sadece et ürünleri üretmediği, Yem Fabrikasının sadece yem üretmediği, Dondurulmuş Parmak Patates Tesisinin sadece paket paket patates üretmediğini bildiğimiz gibi. Sanayileşme ya da yatırım stratejinizin temeli bu bilinç ve yaklaşım üzerine inşa edilmişse fabrika veya sanayi tesisinin anlamı şu olur; her tesis insanların, bizim insanımızın, çiftçimizin daha çok üretmesi, refahı ve mutluluğu, için araçtır. O tesislere de o gözle bakınca üreticiyle bir gönül bağınız oluşur, vicdani sorumluluklarınız, ticari hedeflerinizin önüne geçer. Mesela yaklaşımınız buysa ürüne hammadde demezsiniz, ürün üründür, onu üretene de tedarikçi demez üretici ortak dersiniz. Bunun sonucunda da akılla bezenmiş, insan sevgisiyle şekillenmiş, ilmin ışığında projelendirilmiş ve erdem ile taçlanmış tesisleriniz refah ve zenginliğin yayılmasına vesile olur.”

“HER SEBEP MEYDANA GETİRDİĞİ ŞEYDEN YÜCEDİR”

“ ‘Her sebep meydana getirdiği şeyden yücedir’ diyor Mevlânâ. Bizim varlık sebebimiz, amacımız insan sevgisi, insanların refahı, mutluluğudur. Ve o amacın bugün için meydana getirdiklerinden daha çok yapacaklarımız var, daha büyük hayallerimiz var” diyen Konuk açıklamasında; “Çumra Şeker Entegre Tesisleri o amacın gerçekleşmesi için inşa edilen tesislerden sadece bir tanesidir. O tesislerde üretilen şeker, daha çok tarlanın ekilmesidir. O tesislerin inşası ile faaliyete geçen Sıvı Şeker Tesisi, bizim insanımızın ürünüyle rekabet edenlerle, onun tarımsal faaliyetini tehdit edenlerle ilmin ışığında mücadelenin ilk kalesidir. Sert şeker, çikolata, bisküvi, kek, gofret, unlu mamuller üretim tesisleri tarladaki çiftçinin ekonomik sürecin her aşamasında yer alarak, oluşan katma değer sayesinde artan refahtan daha fazla pay almasının aracıdır. Dünyanın en büyük Et-Süt Entegre Tesisi dünyanın en gözde ovasının bitkisel üretimin yanında hayvancılığın da lideri olabilmesi amacıyla bölgeye kazandırılan lokomotiftir. Biyoetanol tesisi pancardan, yani toprağın bereketinden alternatif ürünler üreterek, tarımsal üretimde sürekliliğin teminatıdır. Yem Fabrikası, pancar dışındaki ürünlerin de değerlendirilmesinin hem teminatı hem de hayvancılığın da gelişimine katkı vererek bizim insanımızın gelirinin arttırılmasının bir aracıdır. Serada denenen ürünler, bizim çiftçimizin gelecekte daha çok üretmesine zemin hazırlayacak çalışmalardır. Seydibey Dondurulmuş Parmak Patates Tesisi bizim topraklarımızın bereketinden bizim insanımızın daha fazla pay alması için inşa edilen tesislerdir. Altınekin Tohum İşleme Tesisinin varlık sebebi topraktan daha fazla ürün alınmasına imkân yaratarak, çiftçinin yüzünün gülmesidir. Hamyağ Fabrikası yağlı tohumlar için dışarıya giden dövizin yönünün Konya Ovasına döndürmenin ve o dövizin Konya çiftçisinin geliri olmasının aracıdır. Meyve suyu sirke ve pekmez tesisleri tarla ve meradan sonra bağ ve bahçeden de çiftçinin kazması içindir. Bulgur Tesisleri ve Un Fabrikası ovada en çok üretileni hem işleyen hem de çiftçi lehine fiyat regülasyonu işlevini üstlenecek işletmelerdir” ifadelerini kullandı.

“AKIL SONRADAN AH ÇEKMEK İÇİN DEĞİL, DÜŞÜNÜP TEDBİR ALMAK İÇİNDİR”

Başkan Recep Konuk mesajında, yaptıkları yatırımları Hz Mevlana’nın şiirleri ve sözleri ile açıkladı. Recep Konuk açıklamasını şöyle sürdürdü;

“ ‘Akıl sonradan ah çekmek için değil, düşünüp tedbir almak içindir’ sekiz asır öncesinden bu öğüdü veriyor bizlere Mevlânâ. Konya Ovasında susuzluk yaşanırken, sonradan ah çekmemek ve kuraklıkla azalan suyun tasarruflu kullanımı için aklın yol göstericiliğinde kurulan tesistir Cihanbeyli’deki Damla Sulama Sistemleri Fabrikası. ‘Çirkin de güzel de kendi elinle kazandığındır.’  18 milyon fidanı toprakla buluşturarak çirkinliğin yerine güzelliği yeşertmek istedik Konya Ovasında. Konya Şeker’den doğaya uzanan bu dost elinin görsel güzelliğe hizmetin ötesinde başka bir amacı daha vardı, akılla düşünüp tedbir almak; yani üretici aleyhine bozulan ekosistemin ve çevre şartlarının düzelmesi. ‘Eli görmeyen kişi, yazıyı kalem yazdı sanır’ diyor Hazreti Mevlânâ, bugün düne göre Konya Ovasında verim arttığı için çiftçi daha çok kazanıyorsa bu o ağaçlar sayesinde oluşan nem dengesinin ve yine ağaçlar sayesinde doğal mücadele yoluyla azalan süne varlığının sonucudur.

Her iki cins arı da aynı yerden gıda alırlar,

Fakat birinde zehir, diğerinde bal hâsıl olur.

Her iki cins ceylan da, ot ve su ile beslenir,

Fakat birinde gübre, diğerinde ise saf misk hâsıl olur.

Her iki cins kamış da aynı yerden sulanır,

Fakat biri boş olur, diğeri şeker ile dolar.

Bunlar gibi yüz bin misal bulabilirsin,

Fakat her iki şey yetmiş yıllık yol kadar birbirinden farklı ve uzaktır.

Böyle anlatıyor Mevlânâ Celâleddîn’i Rûmî, yaradılıştan gelen farklılığın sonuçlarını. Biri bereketin kaynağıdır. Öbürününkü kendinden başkasına nimet sunmaz. Aynı görünürler ancak sebep oldukları sonuç aynı değildir. Konya Şeker’i herkesten ve her şeyden farklılaştıran kuruluşundaki ‘âlemden maksat, insandır’  yaklaşımıdır. Onun için, kendisi büyüdükçe çevresine yaydığı bereket de daha fazla olmaktadır.”

“BARDAĞIMIZ KÜÇÜKSE, DERYAYI SUÇLAMAYA HAKKIMIZ OLMAZ”

Hazret-i Mevlânâ’nın asırlar öncesinden, zamanlarla sınırlanamayan felsefesinin rehberliğinde Konya’daki yaklaşık elli bin pancar Üreticisinin amacının bereketi artırmak olduğunu ifade eden Konuk; “O’nun ‘Bardağımız küçükse, deryayı suçlamaya hakkımız olmaz’  öğüdü bizim yatırımlarımızın ilham kaynağıdır. Bizim insanımızın, bizim üreticimizin deryadan daha çok su alabilmesi için elindeki bardağı büyütmenin aracıdır her yükselen tesis, her inşa edilen fabrika. O bardak büyüdüğü için sadece 12 yıl önce 1187 kişiye ekmek kapısı olan Konya Şeker bugün yaklaşık 10.000 kişinin ekmek kapısıdır. Refah deryasından çiftçi için pay alan bardak sayıları arttığı içindir ki, dün sadece üreticisinden şeker pancarı alabilen Konya Şeker, bugün şeker pancarının yanına ayçiçeğini, mısırı, arpayı, buğdayı, patatesi, üzümü, elmayı, sütü besiyi de ekleyebilmişti. O bardaklar hem büyüdüğü hem de sayısı arttığı içindir ki, 16 yıl önce üreticisine ürün bedeli olarak sadece 56.680.147 TL ödeyebilen Konya Şeker bugün 1.341.288.295 TL’yi aşkın ürün bedeli ödeyebilmektedir” dedi.

İŞLE ÖĞÜT VEREN, SÖZLE ÖĞÜT VERENDEN İYİDİR. ÇÜNKÜ KULAĞI DUYAN DA GÖRÜR BU ÖĞÜDÜ, DUYMAYAN DA.”

TBMM Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Başkanı, Pankobirlik ve Konya Pancar Ekicileri Kooperatifi Yönetim Kurulu Başkanı Recep Konuk, açıklamasını şöyle tamamladı; “ ‘İşle öğüt veren, sözle öğüt verenden iyidir. Çünkü kulağı duyan da görür bu öğüdü, duymayan da.’  On binlerce üreticinin Konya Şeker nezdinde gerçekleştirdiği tam da budur. Ve bir hayalimiz daha var, yaptıklarımızla başarılabileceğini göstermiş on binler olarak, başka on binlerin de başarısı. Hazret-i Mevlânâ’nın dediği gibi ‘bir mum diğer bir mumu tutuşturmakla ışığından bir şey kaybetmez.’

Onun 743 yıl önce fani dünyadan ayrılırken yanık bıraktığı mum asırlar aşarak bizim yolumuzu aydınlattı. O’nun felsefesinin Konya Şeker’de yaktığı mum da başka mumları yakarken ışığından bir şey kaybetmeyecek.

Cenazemi gördüğünde “ayrılık” diye feryat etme,

Neden güneşin ve ayın batışından şikâyetçisin?

Mademki mezara indirilişimi seyrettin çıkışımı da gör.

Hangi tohum yere döküldü de çıkmadı gitti?

O’nun yaşadığı topraklarda, O’nun ektiği tohumlardan ilhamını almış olan Konya Şeker, ölümü düğün olarak gören, vuslat olarak kabul eden Hazret-i Mevlânâ’nın hem zamanları hem sınırları aşıp insanlığı aydınlatan felsefesinin takipçisi olarak, insanı âlemin maksadı olarak görüp, bizim insanımızın ve insanlığın refah ve mutluluğu için üretmeye ve çalışmaya devam ediyor, devam edecek.”